Dünyanın beş büyük turizm fuarı ortasında yer alan EMITT – Doğu Akdeniz Milletlerarası Turizm ve Seyahat Fuarı’nın ikinci gününde turizm dalını ağırlamaya devam ediyor.
EMITT ülke tanıtımına ve turizm dalının gelişmesine büyük katkı sağlarken ülkemizde tatil anlayışının, erken rezervasyon avantajlarının benimsenmesinde de kıymetli bir misyon üstleniyor. Dünyanın farklı ülkelerinden iştirakçilerin, davetli tıp operatörlerinin ve bölüm uzmanlarının global ve mahallî gündem hususlarını tartıştığı Fuar; Türkiye’nin turistik bölgelerini tüm dünyaya tanıtırken, ziyaretçilerin de ağır ilgisini çekti.
EMITT Konferans Sahnesi’nde ‘Sürdürülebilir Turizm’ Konuşuldu.
13 Nisan – Fuarın ikinci günü ‘Sürdürülebilir Destinasyon Yönetimi’ başlıklı oturum ile başladı. Moderatörlüğünü Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Prof. Dr. Bilgehan Gülcan yaptığı oturumun konuşmacıları ortasında; Kapadokya Üniversitesi Doç. Dr. Burak Sakal, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Turizm Op. Ve Gelişt. Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Fisunoğlu ve Küresel Sürdürebilir Turizm Kurulu Lideri Luigi Cabrini yer aldı.
Turizmde sürdürülebilirlik konusunda Kapadokya Üniversitesi Doç. Dr. Burak Sakal, “Kapadokya Üniversitesi olarak, ARGE takviyesi veriyoruz. Başka üniversitelerimizin turizm fakülteleriyle çok büyük bir çalışma içerisindeyiz. Birebir vakitte pazar ve eğilim araştırmaları yapıyoruz. Hem kamu dalına hem de otel, turizm işçilerine sürdürülebilirlik sertifikaları ve eğitimleri veriyoruz. Sürdürülebilirliğe bütüncül bir yaklaşım sergiliyoruz. Sürdürülebilirlik şemsiyesi altında kültürel, sosyal-ekonomik ve etrafla muadil bir halde turizmin ön plana çıkartılmasını istiyoruz” dedi.
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Turizm Op. Ve Gelişt. Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Fisunoğlu, konuşmasında sürdürülebilirlik konusunun pandeminin de tetiklemesiyle birlikte bir tercih olmaktan çok mecburiyet olması noktasına geldiğine vurgu yaptı. Fisunoğlu, “Türkiye’de kamu ve özel kesimin bir arada tanıtım faaliyetleri yürüttüğü bir yapı var, TGA. TGA’yı sürdürülebilirliğin birinci hususu olarak gündeme getiriyoruz. 2021 yılında bir sürdürülebilirlik atlası çıkarttık. Bu atlas yaklaşık 100 sayfalık bir AR-GE çalışması. Türkiye’nin sahip olduğu UNESCO’dan yeşil alanlarına kadar birçok başlığın olduğu, bu kıymetlerin ortaya konulduğu, yeşil bayraklı plajlarının hepsinin ele alındığı ve bizim aslında sürdürülebilir Türkiye markasını yaratmak üzere de dayandırdığımız önemli bir çalışma” dedi.
Konuşmasına, pandeminin sürdürülebilir turizme tesirlerinden bahsederek başlayan Küresel Sürdürebilir Turizm Kurulu Lideri Luigi Cabrini 2021 yılının Booking.com araştırmasına dair değerli sayılar paylaştı. Araştırmaya değinen Cabrini, “Araştırmadaki sonuçlar gösteriyor ki iştirakçilerin neredeyse yarısı hala sürdürülebilir seyahat seçeneğinin bulunmadığını düşünüyor. Pandemide milyonlarca kişinin işini kaybetmesi ve işletmelerin kapanması turizm için büyük bir yıkım oldu ve bu tesirleri azaltmak için güzelleşme fırsatlarını gerçek kıymetlendirmemiz gerekiyor” dedi.
Günün ikinci oturumunda bölümün uzmanları sağlık turizmini masaya yatırdı.
‘İhracat Stratejisinde Sıhhat Turizmi Planı’ başlıklı oturumu TTYD Genel Sekreteri Emre Tamer’in moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Oturuma Acıbadem Sıhhat Kümesi Milletlerarası Pazarlama Yöneticisi Yardımcısı Deniz Şentop, Hizmet İhracatçılar Birliği Kontrol Şurası Üyesi İdris Sarıaydın, USHAŞ Sıhhat Turizmi Sektörel İş birliği ve Projeler Sorumlusu Mehmet Karakaya ve Ticaret Bakanlığı Sıhhat ve Seyahat Hizmetleri Dairesi Lideri Tarık Aksoy konuşmacı olarak katıldı.
Ticaret Bakanlığı Sıhhat ve Seyahat Hizmetleri Dairesi Lideri Tarık Aksoy konuşmasında sağlık hizmeti ihracatlarından ve milletlerarası hasta sayılarından bahsetti. Aksoy, yakın periyottaki aksiyonlardan ve sanal dayanak programındaki yeniliklerini de anlattı. Aksoy, konuşmasında “2012 yılından 2022 yılına gelene kadar sıhhat turisti sayısında 5 katlık bir artış olduğunu görüyoruz. Türkiye şu an dünyada sıhhat hizmeti ihracatı gerçekleştiren bir ülke pozisyonunda yer alıyor. Bu alanda ülkemizi birinci 10 ortasında görebiliriz. Sıhhat hizmetlerimizde de bir ülke markası yaratmak zorundayız. Bu da olmazsa olmazlarımızdan bir tanesidir” sözlerine yer verdi.
USHAŞ Sıhhat Turizmi Sektörel İş birliği ve Projeler Sorumlusu Mehmet Karakaya hizmet alanlarından ve USHAŞ’ın yapısından bahsetti. Karakaya, “Geçtiğimiz Ekim ayında Türkiye markasının lansmanını yaptık. Memleketler arası sıhhat hizmeti sunan temsilcilerimiz ile birlikte onların taleplerini arttırıcı faaliyetlere başladığımızı söyleyebilirim. Türkiye markası şu an 5 farklı işlevde sürecine devam etmekte. Yaptığımız bu çalışmalarla emelimiz; ülkemizin sıhhat turizmi gelirini olabildiğince ileriye götürmek. Bu husustaki projeleri yürütürken ülkemizi şifa merkezi haline getirmek istiyoruz” dedi. Karakaya, sıhhat turizmi farkındalığını artırmaya yönelik eğitimler planladığını da ekledi.
Hizmet İhracatçılar Birliği Kontrol Konseyi Üyesi İdris Sarıaydın, ‘Hizmet ihracatı’ kavramını birinci kez 2012 yılında duyduklarını belirterek kelamlarına başladı. Sarıaydın, “Yıllar geçtikçe ‘hizmet ihracatı’ kavramını tanımaya başladık ve bu hayatımızda büyüyen, gelişen bir kavram haline geldi. Hizmet ihracatının aritmetik değil, geometrik olarak büyüyen Türkiye’de mal ihracatından da süratli büyüyen bir ihracat talebi olduğunu gördük. Yıllar evvel Türk hastaları yurt dışına gidip tedavi oluyorlardı. Şu an dünyanın 130’dan fazla ülkesinden hastaları Türkiye’de ağırlıyoruz. Bunu, doktor kalitemize ve servis kalitemize borçluyuz” dedi.
Sağlık turizminde daha âlâ bir hizmet verebilmek için sıhhat kuruluşlarının neler yaptığına değinen Acıbadem Sıhhat Kümesi Memleketler arası Pazarlama Yöneticisi Yardımcısı Deniz Şentop, “Hastayı merkeze aldığımız vizyonumuz hasta güvenliği, hasta memnuniyeti ve çalışan memnuniyeti üzerine konseyi. Yabancı ya da yerli hasta fark etmeksizin sıhhat hizmeti alırken en âlâ halde ağırlamak için farklı şirketler ile kurgulanmış bir ekosistem üzerinden hastaya ulaşıyoruz. Sıhhat turizmi operasyonunu Acıbadem Healthpoint markası ile yürütüyoruz. 100’ün üzerinde ülkeden ve 90’ın üzerinde branştan birçok hasta alıyoruz” dedi.
Dört gün boyunca çeşitli etkinliklere ve iş birliği fırsatlarına konut sahipliği yapan EMITT fuarı devam ediyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
